[Gökçeyazın] "Absürtük Metinler" | Melek Öztürk"ABESLE İŞTİGAL ETKİNLİĞİ"Nasıl olur, diye sormayın. Adı üstünde "Absürtük Metinler". Peki neden "absürtük"; ya da metin "absürtük" olur mu? Veya evet, absürt neyse de sürtük olur mu? Edebiyat diğer bütün tanımlarla birlikte bir metin üretme, kelimeleri çoğaltma sanatıysa eğer, hammaddesi olan kelimeleri de gözden kaçırmamak gerekiyor. "Absürtük Metinler"de bu özeni görmek mümkün. Kelimelerin herkesçe genel kabul gören, bilinen anlamlarını tersyüz edip yeni anlamlar türetiyor, başka kelime öbekleri ve düşünce kalıpları ortaya koyuyor "Absürtük Metinler": kimi yerde gülümsetiyor, kimi yerde de düşündürüyor; ama her satırında titiz bir işçilik, tombaladan çekilmiş rastgele kelime yığını değil, özenle seçilmişlerin güçlü anlamı gözden kaçmıyor. Absürt, TDK sözlüğünde tek kelimeyle "saçma" olarak tanımlanmış. Yani akla mantığa uymayan abuk sabuk durum, anlamsız eylem, saptama vb kapsamı daha da genişletilebilecek tanımlar… Bir nevi abesle iştigal etkinliği. Genellikle tercih edilesi olmayan ve karşı karşıya kalınması durumunda uzak durulması gereken yafta. 2001 yılında "Kısa Çöp" isimli ilk öykü kitabı Gendaş Yayınları tarafından yayımlanan Murat Sohtorik'in ikinci kitabı ise "Absürtük Metinler". Yazın hayatına öyküyle başlayan Sohtorik, yeni kitabında aforizmalara da el atmış. Ve reklamcılıktan gelen yaratıcılığını kullanarak çoğunlukla es geçilen bu yazın alanında edebiyattan sanata, günlük hayata ve yaşamın getirdiklerine dair çarpıcı anekdotlar ortaya koymuş. Öte yandan genellikle üç dört satırı geçmeyen anlatıları, aslında kısa kısa öykü olarak da okunabilen kitabında, öyküyle haşır neşir bir yazarın portresini görmek de mümkün. 1969 yılında İstanbul'da doğan yazar, 1990 yılında Marmara Üniversitesi İngilizce İşletme Bölümü'nü bitirmiş. 1992 yılında başladığı reklam yazarlığını ise 2007 yılında sona erdirmiş. Daha önce öyküleri belli başlı edebiyat dergilerinde de yayınlanan Sohtorik'in ikinci kitabı "Absürtük Metinler"de yaratıcı bir zekânın tüm kıvılcımlarını görmek mümkün. Kah "şehrin ileri gelenleri" kah "gidenleri"; kah "yoktan sorun var eden sorun yaratıcıları" kah "en mantıklı kararlarını duygusal anlar"ında verenler ve dahi "kendinden kaçıp gelmek isteyebilecek kadar" uzak olanlar…Olaylar, zamanlar, insanlar, durumlar, konumlar, beklentiler ve umutlar; insana ve hayata dair ne varsa hepsi Murat Sohtorik'in kitabında; hepsi de absürtük: "Aşk ile akıl arasında tercih yapmayı anne ile baba arasında tercih yapmak" sorunsalına dönüştürmeyenler veya (ne olmuş yani!) dönüştürenler için.
|

